Ana içeriğe atla

Lenfoma kanseri nedir?

"Lenfoma belirtileri nelerdir? Lenfoma türleri nelerdir? Lenfoma tanısı nasıl konur? Lenfoma tedavisi nasıl olur?" Lenfoma hakkında bilinmesi gerekenler...



"Lenfoma belirtileri nelerdir? Lenfoma türleri nelerdir? Lenfoma tanısı nasıl konur? Lenfoma tedavisi nasıl olur?" Lenfoma hakkında bilinmesi gerekenler...
Vücudumuzun en önemli savunma mekanizmalarından biri, hiç kuşkusuz, bağışıklık sistemimizin önemli bir parçası lenf bezlerimizde ve kemik iliğimizde olan lenfositlerdir. Ancak lenf bezlerimiz vücudumuzu hastalıklara karşı korurken bazı durumlarda kansere dönüşebiliyor. Lenf sisteminde gelişen kanserlere de 'lenfoma' deniyor. Lenfoma aslında sadece lenf bezleriyle sınırlı kalmayan, vücudumuzun birçok organında görülebilen bir hastalık. Toplumda lenfomanın tedavi edilemediği şeklinde bir kanı olduğu için adını duymak bile insanı korkutmaya yetiyor.
 
Acıbadem Maslak Hastanesi Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner , lenfoma hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
 
Lenfomanın belirtileri nelerdir?
Lenfoma pek çok belirti ile kendini gösterebiliyor. Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner bu hastalığın en önemli 5 belirtisini şöyle sıralıyor:
 
Lenf bezlerinde büyüyen şişlik: Lenfomada ilk şikayet genellikle ağrısız bir şişliğin fark edilmesi oluyor. Enfeksiyon olmadan, vücudun herhangi bir yerinde, özellikle de boyun, koltuk altı ve kasıktaki lenf bezlerinde oluşan şişlikler lenf bezi tümörüne işaret edebiliyor. Bu şişlikler genellikle yüzeysel oluyor ve ağrısız seyrediyor.
 
İstem dışı ve hızlı kilo kaybı: Herhangi bir sebebi olmadan, son 6 ayda toplam kilonun yüzde 10'unun veya daha fazlasının kaybı da lenfomanın önemli bulguları arasında yer alıyor.
 
Gece terlemeleri: Yaz mevsiminde, özellikle sıcak havalarda geceleri terlemek olağan bir durum. Ancak ortam sıcak olmamasına rağmen her gece iç çamaşırları, hatta yatak çarşaflarını bile değiştirme ihtiyacı duyacak kadar terlemek lenfoma habercisi olabiliyor.
 
Yüksek ateş: Enfeksiyon veya başka bir nedeni olmadan, vücutta 38 dereceyi aşan ateş durumunda lenfomaya karşı dikkatli olmak gerekiyor. Lenfomada ateş dalgalı bir özellik sergiliyor, örneğin birkaç gün normal seviyede iken birkaç gün yükseliyor, ardından yeniden normale dönüyor. Döngü bu şekilde devam ediyor. Ancak ateş döngüsü her zaman bu şekilde olmayabiliyor.
 
Halsizlik, yorgunluk: Sebebi bulunamayan halsizlik ve yorgunluk da lenfoma belirtisi olabiliyor.
 
Lenfoma çeşitleri nelerdir?
Lenfoma denildiğinde aklımıza tek bir kanser türü geliyor. Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner, aslında lenfomanın çok fazla çeşidi olduğuna ve bunların her birinin neredeyse başka bir hastalıkmış gibi davranabildiklerine dikkat çekerek sözlerine şöyle devam ediyor: "Lenfoma öncelikle Hodgkin ve Hodgkin dışı olmak üzere 2 ana gruba ayrılıyor. Hodgkin dışı lenfoma da temelde; çok hızlı, orta hızda veya çok yavaş ilerleyen olmak üzere 3 ana gruba ayrılıyor. Dolayısıyla bazı tür lenfomalar agresif seyirli oldukları için tedaviye bir an önce başlanması gerekirken, bazı lenfomalar ise çok yavaş seyirli olmaları nedeniyle ilaç tedavisine ihtiyaç duyulmadan yıllarca takip etmek yeterli gelebiliyor."
 
Lenfoma nedeni nedir?
Genellikle boyun, koltuk altı ve kasıklarda oluşsa da kanın ulaştığı her yerde görülebilen lenf tümörlerinin büyük çoğunluğunun nedeni tespit edilemiyor. Yaş, risk faktörleri arasında önemli bir yer oluşturuyor. Çoğunlukla 60 yaş üstünde görülse de her yaşta ortaya çıkabiliyor. Kimi lenfoma alt türleri de genç yaşlarda gelişebiliyor. Ailesinde lenfoma öyküsü olanların birinci derecede akrabalarında da lenfoma sıklığı topluma göre biraz daha fazla görülüyor. Başka kanserler nedeniyle kemoterapi alan veya kimyasal maddelere maruz kalanlarda, benzen, tarım ilaçları kullananlarda, radyasyona maruz kalanlarda, bağışıklık sistemi çeşitli nedenlerle zayıflamış kişilerde, AIDS, Epstein Barr, hepatit C gibi kimi viral enfeksiyonu olanlarda da risk artıyor.
 
Lenfoma tedavisi nasıldır?
Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner, günümüzde nadiren görülen bazı türleri dışında lenfomanın artık tedavi edilebilir hastalıklar arasında yer aldığına dikkat çekiyor. Prof. Dr. Mustafa Çetiner lenfomanın 2000'li yıllara kadar sadece kemoterapi ile tedavi edilebilen bir kanser türü iken günümüzde hedefe yönelik akıllı ilaçların tedavide çığır açtıklarını belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: "Bugün artık kemoterapi dışında, hedefe yönelik akıllı moleküllerin keşfiyle tedavinin seyri tamamen değişti. Bu yeni yöntemler sayesinde lenfomanın tedavisinde ciddi başarılar sağlanabiliyor. Lenfomaların önemli bir bölümünde hastaya son derece tatmin edici bir yaşam süresi ve gündelik aktivitelerini tamamen yapabilecek bir ortam oluşturma şansına sahip olabiliyoruz. Eskiden hiçbir şey yapamadığımız agresif seyirli olan türlerinde bile hastalığı kontrol altında tutabiliyoruz."
 
Lenfoma tedavisinde temel olarak kemoterapinin ise halen önemli bir yer tuttuğunu belirten Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner şu bilgileri veriyor: "Bunun yanı sıra lenfoma hücrelerini üzerinde taşıdıkları işaretlerden tanıyan ve seçici olarak o hücrelere bağlanarak onları yok eden ilaçlar var. Bu ilaçlarla yapılan tedaviye "immünoterapi" ismi veriliyor. Üçüncü olarak hücre içi sinyal iletimlerini bozan ve hücrelerin gelişimini bu yolla engelleyen yeni tedaviler de mevcut. Bu tedavilerin büyük çoğunluğunu ağızdan alınan ilaçlar oluşturuyor. Bu grup ilaçlara "hedefe yönelik ilaçlar" deniyor. Bu 3 ana grup dışında radyoterapi de elimizdeki çok önemli bir silah ve hastalığın tedavisinde önemli bir rol oynuyor. Özellikle radyoterapi yöntemlerinin gelişmesiyle bu tedavi seçeneği günümüzde daha çok kullanılır hale geldi."
 




8ef258828d9b411ebe309ec36c54a774

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ortopedi ve travmatoloji bölümü nedir, neye bakar? Ortopedi doktoru hangi hastalıklara bakar?

Hastanelerin birçok bölümünde ortopedi ve travmatoloji alanları bulunmaktadır. Peki, Ortopedi ve travmatoloji bölümü nedir, neye bakar? Ortopedi doktoru hangi hastalıklara bakar? Ortopedi ve travmatoloji, genel olarak kas ve iskelet sistemi hastalıkları ile ilgilenir. Ortopedi ve travmatoloji bölümünde hastalara doktorları tarafından gerekli bilgilendirilmeler yapılır. Ardından doğru medikal ve cerrahi tedavi bilimsel yöntemlerle uygulanır.Peki, Ortopedi ve travmatoloji bölümü nedir, neye bakar? Ortopedist doktoru hangi hastalıklara bakar? Ortopedi ve travmatoloji bölümü nedir, neye bakar? Kas ve iskelet yapısıyla ilgilenen ortopedi ve travmatoloji sadece bu anlamıyla biliniyor. Birçok hasta kemik ve kas ağrısında hangi doktora görüneceğini bilmiyor. Öncelikle ortopedi ve travmatoloji ne demek bunu incelemek gerekir. Peki, ortopedi ve travmatoloji bölümü nedir, neye bakar? Ortopedi ve travmatoloji ne demek? Ortopedi, orthos ve paedia sözcüklerinin birleşiminden oluşmuş düzgün (ortho...

Karaciğer nakli kaç yaşına kadar yapılıyor?

Karaciğer naklinin yaşlılıkta yapılmayacağı yönünde yanlış bir inanış olduğuna dikkat çeken Genel Cerrahi Uzmanı Prof.Dr. Onur Yaprak, "Karaciğer nakli bebeklik çağından 70 yaş üstüne kadar yapılabiliyor. Dünyada nakil yapılmış en yaşlı hasta 79 yaşında" dedi Genel Cerrahi Uzmanı Prof.Dr. Onur Yaprak, 3-9 Kasım Organ Nakli Haftası'na özel açıklamalarda bulundu. Organ bağışının artırılması için kamuoyunda bilgi eksikliğinin giderilmesi gerektiğini söyleyen Prof.Dr. Onur Yaprak, 10 maddede karaciğer naklini anlattı. Toplumda naklin yaşlılıkta yapılmayacağı yönündeki yanlış inanışa dikkat çeken Prof.Dr. Yaprak, "Karaciğer nakli bebeklik çağından 70 yaş üstüne kadar yapılabilen bir ameliyat. Yalnızca 70 yaş üzerinde hastanın fizyolojik yaşı ve fiziksel kondisyon durumuna göre karar veriliyor. Dünyada nakil yapılmış en yaşlı hasta ise 79 yaşında" diye konuştu. Karaciğer nakli kimlere yapılabilir? Karaciğerin ağızdan alınan besinleri vücudun kullanabileceği karbonh...

Kristin Demirci: "Gökkubbe bize her meydan okuduğunda ışığı aramalı"

HTHayat.com yazarı ve astroloji danışmanı Kristin Demirci'ye 2017 yılı hakkındaki öngörülerini sorduk... Demirci içinde bulunduğumuz durumu tek bir sene üzerinden değil dönemsel olarak değerlendirdi. HTHayat.com yazarı ve astroloji danışmanı Kristin Demirci'ye 2017 yılı hakkındaki öngörülerini sorduk... Demirci içinde bulunduğumuz durumu tek bir sene üzerinden değil dönemsel olarak değerlendirdi. Bunu her sene duyuyor olabiliriz ama 2016 gerçekten de herkes için –kişisel anlamda da- çok zor geçti gibi gözüküyor. Bunun sebebi ne olabilir? İçinde bulunduğumuz durumu sadece tek bir sene üzerinden değil, dönemsel olarak değerlendirmek bize daha doğru bir bakış açısı sağlayabilir. Astrolojide bu dönemleri genel hatlarıyla "Satürn ve ötesi" olarak benimsenen kolektif gezegen transitlerine bakarak açıklayabiliriz.   Plüton'un 2008'de Oğlak burcuna ilerlemesiyle (transit 2024'te sonlanacak) dünya genelinde hükümetlerin "güvenlik ihtiyacı" adı altında gü...